Endometrial hiperplazi : Endometrial kansere ilerleyebilen veya bazen endometrium kanseri ile birlikte bulunabilen endometrial glandlardaki düzensiz proliferasyondur.

Kadınlarda, hipotalamo-hipofizo-ovarian aks ve buna bağlı sağlıklı bir ovarian siklus sonucu overden salgılanan estrojen ve progesteron hormonları denge halindedir. Estrojen (estradiol)  yumurtalık içerisindeki folliküllerden salgılanır. Progesteron ise yumurta atıldıktan sonra oluşan sarı cisimcik olarak adlandırılan (corpus luteum) dan salgılanır. Estrojen ve progesteron uterus iç tabakasını (endometrium) etkileyerek siklusun ilk yarısında estrojen hakimiyeti ile proliferasyon ve ikinci yarısında ovulasyon sonrası oluşan korpus luteumdan salgılanan progesteron ile sekresyona neden olurlar. Gebelik oluşmamışsa kanda progesteron düzeyinin düşmesine/çekilmesine bağlı olarak menstruasyon görülür. Endometriumda progesteronla karşılanmamış estrojen etkisine bağlı olarak endometrial glandlardaki düzensiz proliferasyon nedeniyle endometrial hiperplaziler ve hatta endometrium kanseri gelişebilir.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) sınıflamasına göre 4 tip hiperplazi vardır. Bunlar: Basit atipisiz, kompleks atipisiz, basit atipili ve kompleks atipili hiperplazilerdir. 1994 senesinde tanımlanan bu sınıflamadaki en önemli problem, “atipi”  tanısında patologlar arasındaki uyumsuzluktur. Hiperplazi türlerinin endometrium kanserine dönüşme oranları, Kurman ve arkadaşları tarafından 1985’te Cancer dergisinde yayınlanmıştır. Etik nedenlerle daha sonra benzeri bir çalışma  yapılmamıştır. Bu çalışmaya göre yukarıdaki hiperplazi tiplerine göre endometrium kanseri gelişme oranı sırasıyla ; %1, %3, %8, %29’dur.

Endometrium kanseri risk faktörleri ve relatif risk (RR; X) incelendiğinde :  Progesteron ile karşılanmamış estrojen etkisi (2-10 X),  obesite (2-4 X),  PCOS (3 X), Diabetes mellitus (2 X),  Lynch send. (%22-50), Tamoksifen kullanımı (2 X), estrojen salgılayan over tümörleri.

Endometrial hiperplazi tedavisinin planlanmasında : Hasta yaşı, menopozda olup olmaması, çocuk doğurma isteği, ek hastalık varlığı, önceki tedavilere yanıt değerlendirilir.

Tedavi seçenekleri : Atipisiz vakalarda, 6-12 ayda bir USG ve endometrial örnekleme ile gözlem/takip, mümkünse risk faktörlerinin ortadan kaldırılması. Kesintisiz  MPA (medroksiprogesteron asetat)  10-20 mg/gün 6 ay , progesteronlu RİA. Takipte atipik hiperplazi gelişmesi, bir sene içerisinde gerileme olmaması, kanama şikayetlerinin devam etmesi, ilaç tedavisini reddetme veya düzenli kullanamama durumunda ise cerrahi uygulanır.

Atipili hiperplazide aynı anda endometrial kanser bulunma oranı yüksektir (%17-50). Tedavi edilmezse kansere ilerleme oranı yüksektir (%29). Çocuk doğurma isteği yoksa histerektomi operasyonu uygulanır. Menopoz sonrası iki taraflı tuba ve overlerin çıkarılması (BSO) da yapılmalıdır. Overlerin korunması konusunda genç hastalarda hastanın bireysel özelliklerine göre karar verilir. Overlerin korunmasına karar verildiğinde de bilateral salpinjektomi eklenmelidir.

Meme kanseri tedavisi amacıyla Tamoksifen kullanan hastalarda ise dikkatli USG ile endometrial monitorizasyon yapılmalıdır. Postmenopozal  kanama, düzensiz kanamalar görüldüğünde ve endometrial kavitede kuşkulu bir gelişme olursa endometrial örnekleme yapılmalıdır.

Yumurtalıkta foliküler gelişimin endometriuma etkisi (estrogen ve progesteron etkisi)

Yumurtalıkta folikül gelişimi, yumurtlama ve overdeki bu döngüye karşılık olarak endometriumda görülen değişiklikler

Ovaryan siklus, mensturuel/endometrial siklus

28 günlük normal siklustaki hormonal değişiklikler, estrogen ve progestrone hormonlarının endometriuma etkisi

Endometrial hiperplazi

Normal endometrium ve endometrial hiperplazi görünümü